Silahsız Kuvvet yani Sagopa Kajmer'in bandrollü olarak çıkardığı ilk solo albümdür bu albüm. Bu albümle ilgili size küçük bir anektodumu anlatacağım bugün...
Doksanlarda birçok jamde birlikte yeralmış olan; İstanbul'un underground grupları; Nefret, Silahsız Kuvvet ve Statik; Yeraltı Operasyonu adlı toplama albümüyle geniş kitlelere ulaşmayı başarmışlardı.
O yıllarda muhteşem bir hiphop sitesi vardı. Sitenin ismi: TURKISHHIPHOP.NET. Hazırlayan ise Tunç Dindaş'tı. Aradan yıllar geçti ama hala benim için unutulmazdır. Seviyeli ve ilkeli duruşu, ciddi yazılarıyla ve her dakika tartışma çıkan muhteşem ziyaretçi defteriyle o yıllarda bir bağımlılıktı. Bir ekoldu.
Çoğu insan yıllarca Turkishhiphop.net'in geri dönmesini bekledi. Ama bu hiç olmadı!
Yeraltı Operasyonu ve sonrasında bu sitenin ziyaretçi defteri çok sağlam bir kitleyi barındırdı. Gerçek hiphop dinleyenleri, müzikten gerçekten anlayanları. Hatta biri gelmişti ve Yeraltı Operasyonu ile ilgili çok sağlam kritikler yapmıştı ve o albümde sadece Yener iyi demişti. Elinde tutarlı argümanlar vardı ve Turbo epey sinirlenmişti. Ne yalan söyleyeyim ben de o arkadaş gibi öyle düşünüyorum. Liseli Genç gibi bir klasik bir daha hiç çıkmadı. Yener bile yapamadı. Yeraltı Operasyonu'nda hala keyifle dinlediğim 3 şarkıdan 2'si Yener'e ait evet!
Neyse mesele bu değil. 10 yıl önce bu zamanlar. Ziyaretçi defterlerinin çok önemli sayıldığı zamanlardı. Çünkü forum denen bir şey yoktu!
Yazının yazıldığı siteyi hatırlamıyorum. Turkishhiphop.net olmayabilir.
Bir sitenin ziyaretçi defterine işte aynı RAPMAG'deki gibi bir "Silahsız Kuvvet - Sözlerim Silahım" albüm kritiği yapmıştım. Hangi site hatırlamıyorum. Fakat uzun bir yazıydı. Sert bir eleştiriydi. Derinlemesineydi. Güzel bir kritikti.
O yazı epey beğenildi. Fakat bana bazı haberler gelmişti. Bu yazıyı Mic Check okumuş ve Tunç Dindaş'ın mahlas alarak yazdığını düşünmüştü. Bu düzeyde bir yazıyı ancak Tunç Dindaş yazabilirmiş ona göre! Sonra ne oldu bilmiyorum. Tunç, ona yazıyı kendinin yazmadığını ıspat edebildi mi? Bilmiyorum. Fakat araları açıldı bir şekilde.
İlginç bir olay. Aralarının açılması benim umrumda bile değil. Demek ki açılacağı varmış. Dediğim gibi beni ilgilendirmiyor. Ben bağımsız bir yazar olarak yazımı yazdım. Yıllardır her konudaki fikirlerimi bağımsız olarak yazıyorum. Hiçbir zümrenin veya şahsın etkisinde olmadan.
Ama o eleştiriyi kabul edemeyen bir kişinin Nefret'in, arkadaşlarının; içi rap aşkı kokan İstanbul/Meclis-i Ala albümünü, aynı benim gibi sert bir şekilde eleştirmesi doğru oldu mu peki? Hem de kendi adını vererek. Nefret Sineması'nın beatleri soundu Wu-tang'ten apartma olabilir. Ama içinde rap-aşkı olan bir albümü de artık dinleyiciler olarak biraz zor görürsünüz!
Peki sonra ne mi oldu? Mic Check'in Nefret'ten Ceza ve Dr. Fuchs ile de arası açıldı? Olaylar sizce de açık değil mi?
Tüm bunlardan sonra Ceza'nın Mic Check ile arayı düzeltip, Med Cezir'in prodüktörlüğünü yaptırması ve akabinde olan barışmalar, küsüp tekrar diss atmalar...
Kafaları çok mu karışık, çok mu kötü niyetliler, yoksa çok mu iyi niyetliler. Diss miss ayağına taklaya mı geliyoruz. Bilmem. Buna ben karar verecek değilim????
Neyse mesele bu değil. 10 yıl önce bu zamanlar. Ziyaretçi defterlerinin çok önemli sayıldığı zamanlardı. Çünkü forum denen bir şey yoktu!
Yazının yazıldığı siteyi hatırlamıyorum. Turkishhiphop.net olmayabilir.
Bir sitenin ziyaretçi defterine işte aynı RAPMAG'deki gibi bir "Silahsız Kuvvet - Sözlerim Silahım" albüm kritiği yapmıştım. Hangi site hatırlamıyorum. Fakat uzun bir yazıydı. Sert bir eleştiriydi. Derinlemesineydi. Güzel bir kritikti.
O yazı epey beğenildi. Fakat bana bazı haberler gelmişti. Bu yazıyı Mic Check okumuş ve Tunç Dindaş'ın mahlas alarak yazdığını düşünmüştü. Bu düzeyde bir yazıyı ancak Tunç Dindaş yazabilirmiş ona göre! Sonra ne oldu bilmiyorum. Tunç, ona yazıyı kendinin yazmadığını ıspat edebildi mi? Bilmiyorum. Fakat araları açıldı bir şekilde.
İlginç bir olay. Aralarının açılması benim umrumda bile değil. Demek ki açılacağı varmış. Dediğim gibi beni ilgilendirmiyor. Ben bağımsız bir yazar olarak yazımı yazdım. Yıllardır her konudaki fikirlerimi bağımsız olarak yazıyorum. Hiçbir zümrenin veya şahsın etkisinde olmadan.
Ama o eleştiriyi kabul edemeyen bir kişinin Nefret'in, arkadaşlarının; içi rap aşkı kokan İstanbul/Meclis-i Ala albümünü, aynı benim gibi sert bir şekilde eleştirmesi doğru oldu mu peki? Hem de kendi adını vererek. Nefret Sineması'nın beatleri soundu Wu-tang'ten apartma olabilir. Ama içinde rap-aşkı olan bir albümü de artık dinleyiciler olarak biraz zor görürsünüz!
Peki sonra ne mi oldu? Mic Check'in Nefret'ten Ceza ve Dr. Fuchs ile de arası açıldı? Olaylar sizce de açık değil mi?
Tüm bunlardan sonra Ceza'nın Mic Check ile arayı düzeltip, Med Cezir'in prodüktörlüğünü yaptırması ve akabinde olan barışmalar, küsüp tekrar diss atmalar...
Kafaları çok mu karışık, çok mu kötü niyetliler, yoksa çok mu iyi niyetliler. Diss miss ayağına taklaya mı geliyoruz. Bilmem. Buna ben karar verecek değilim????
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder